1940-50: Otizm Kategorisinin Doğuşu
Otizmle ilgili ilk makale, ABD'nin baltimore kentindeki Johns Hopkins Üniversitesi'nde çalışan ve ABD'nin ilk çocuk psikiyatrı olan Leo Kanner tarafından 1943 yılında yayınlanmıştır. Bu makalede Kanner kendi hastası olan 11 çocuğun özelliklerini ayrıntılı olarak anlatmıştır. Kaner bu çocukların ‘aşırı otistik yalnızlık’ gösterdiklerinden söz etmiştir. Ayrıca hiçbirinin fiziksel olarak akranlarından farklı görünmediğini; ancak, davranışlarının çok farklı olduğunu belirtmiştir.
Fiziksel farklılığın olmamasını ise Kanner, otizmin organik bir bozukluk olamayacağına bir gösterge olarak yorumlamıştır. Ancak günümüzde otizmi organik bozukluk olduğu görüşü ağır basmaktadır. Kanner’in gözlemlerine dayalı olarak sıraladığı takıntılı davranışlar, iletişim sorunları ve aynılıkta ısrarcılık gibi özelliklerse, günümüzde de otizm spektrum bozukluğu özellikleri olarak kabul edilmektedir.
1944 yılında Avusturya'nın viyana kentinde yaşayan Hans Asperger de otizmden söz eden bir makale yayımlamıştır. Kanner ve Asperger’in çalışmalarının İkinci Dünya Savaşı dönemine denk gelmesi nedeniyle, birbirlerinden habersiz olarak bu çalışmaları yürüttükleri sanılmaktadır. Asperger Almanca olarak yayımladığı makalede yıllar sonra Asperger sendromu adı altında ayrı bir kategori olarak kabul edilen grubun özelliklerinden söz etmiştir.
Asperger bu grubu betimlerken ‘otistik psikopati’ ifadesini kullanmıştır ve grupta yer alan çocukların normal zekaya sahip ama sosyal beceriler açısından yetersiz ve sözel olmayan iletişim becerileri açısından sıradışı olduğunu belirtmiştir